Eski Avrupa Komisyonu Üyesi Christos Stylianides, görevi üstlendiğinde bir ‘mayın tarlasına’ girdiğini bildiğini söyledi.
Yunanistan İklim Krizi Bakanı Stylianides, sıcak hava dalgaları ve yıkıcı orman yangınları artmaya devam ederken, can sıkıcı olan bu işin “patlamaya hazır bir bomba” olduğunu biliyordu. Ancak Yunan bürokrasisinin geri adım atması ile daha büyük bir sürpriz gerçekleşti.
Beş yıl boyunca Brüksel’de insani yardım ve kriz yönetiminden sorumlu komisyon üyesi olarak çalışan Christos Stylianides’ın Yunanistan’ın ilk İklim Krizi ve Sivil Koruma Bakanı olarak görev yaptığı on aylık süreç, Yunan sisteminin eylemsizliğinin önemli bir hayal kırıklığı yarattığını kanıtlıyor.
Bakan Stylianides, “Brüksel bürokrasisinin üstesinden geldikten sonra, Atina bürokrasisinde daha fazla sorunla karşılaşmayı beklemiyordum” dedi ve “Yunanlıların bu kadar yetenekli oluşuna hayran kaldım. Ancak bu mükemmel potansiyel ne yazık ki eşi benzeri görülmemiş bir bürokrasi tarafından engelleniyor” ifadelerini kullandı.
Göreve başlaması için fahri Yunan vatandaşlığı verilen bir Kıbrıs vatandaşı olan Stylianides’in yapacak çok işi var. Geçen yazın yıkıcı orman yangınları, 300.000 dönümden fazla araziyi yakmıştı. Ayrıca iklim değişikliği, kuraklık ve orman yangını riskini artırmaya devam ediyor. Bu ayın başlarında yirmi dört saat içinde 52 yangın çıktı.
Stylianides, POLITICO’ya verdiği bir demeçte, “Bir kriz adamı olarak mayın tarlasına girdiğimi biliyordum, saf değildim” dedi ve şaka yaparak Yunan parlamentosu başkanı Konstantinos Tasoulas’ın kendisine “vücut bağışçısı” dediğini söyledi.
Bakan Stylianides, Yunan makamlarından şu ana kadar gelen yanıtın yetersiz olduğunu kabul ediyor, ancak işlerin nihayet doğru yönde ilerlemeye başladığını da ekliyor. Stylianides ayrıca, “İklim krizinin etkileri yıldırım hızıyla devam ederken, biz hala geleneksel hızlarda ilerliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bütün bunların yanında hükümet de son derece tepkisel davrandı. Yakın tarihli bir Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) raporu, 2020 yılına kadar devlet harcamalarının yüzde 84’ünün orman yangınlarıyla mücadeleye gittiğini, buna karşın sadece yüzde 16’sının önleme için harcandığını tespit etti.
Bakan, ‘’Doğal afet yönetimi açısından doğru yöne doğru ilerliyoruz: Önleme, hazırlık ve esneklik’’ açıklamasında bulundu ve “Amaç, yangınların mega yangınlara dönüşmesini önlemektir” dedi.
Hükümet bu yıl ormanlık alanların temizlenmesi ve bakımı için 100 milyon Euro harcadı. Bu, ormancılık servisi ile itfaiye arasında daha iyi bir iletişimin kurulmasıyla gerçekleşti. Ayrıca hükümet tarafından daha fazla itfaiyeci işe alındı, daha fazla gönüllü yetiştirildi, ordu operasyonlara erken dahil edildi ve daha fazla uçak satın alındı.
Bakanlar, insanların riskli koşullarda yanlışlıkla veya kasten yangın çıkarmasını önlemek için, yangın riskinin yüksek olduğu dönemlerde orman ve parklara erişimi yasaklamaya yönelik yasa çıkardı. Ayrıca ülkenin, NATO Destek ve Tedarik Ajansı’na olan borcu ödendi; böylece acil durumlarda hızlı bir şekilde uçak kiralamanın yolu açılmış oldu.
Bütün bunlara rağmen ilerlemenin önünde hala engeller var. Stylianides, insanların, itfaiye yetkililerinin kararlarına meydan okumak için ülkenin çalkantılı hukuk sistemini çok sık kullandığını söylüyor. Bunun sonucunda itfaiye yetkililerinin yıllarca eli kolu bağlanıyor, kaynaklar tükeniyor ve başkalarının taşın altına elini koyması engelleniyor.
Bakan Stylianides, “İnsanların cezasız kalmasını istemiyorum ancak şu anda icrai kararların mutlak şekilde suçlulaştırılmasıyla karşı karşıyayız ve bu, sistemi sakat bırakıyor” dedi.
Farklı hükümet katmanları ile ormancılık departmanı gibi kurumlar arasındaki sorumlulukların net bir şekilde tanımlanmasındaki eksiklik ise bir diğer sorunu teşkil ediyor. Stylianides’ göre, İklim Krizi ve Sivil Koruma Bakanlığı’nın oluşturulması, iklim değişimine etkili biçimde ayak uydurmak için gerekli olan yapısal değişikliklerin sadece başlangıç noktası.
Bakan Stylianides, Avrupa düzeyinde, politikacıların iklim eylemini daha acil endişelere karşı dengelerken zorlu siyasi ikilemlerle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Stylianides, “İstediğimiz yöne doğru yol alırsak … jeopolitik istikrarsızlık, küresel savaş, enerji krizi altında toplumlarımız nasıl ayakta kalacak? Bu zor bir ikilem, basit değil. Siyaset sadece aktivizm değildir” ifadelerini kullandı.
Kaynak: POLITICO
Bu haber, Hazal Gültekin tarafından çevrilmiştir.
HDH ANL Lab 